Berlin’de Yaşam
Almanya deyince akla ilk gelen şehirlerden olan Berlin yaşaması en kolay ve keyifli Avrupa şehirlerden birisidir. Berlin’de yaşam pek çok sayıda müzeleri, tiyatroları, moda ve konser gibi etkinleri ve eşsiz eğlence hayatı ile her yaşam şekli ve her yaştan insan için yaşam alanı sunmaktadır.
Berlin’de yaşam son derece kolay ve eğlenceli olsa da her kozmopolit şehir gibi bir adaptasyon süreci gerektirecektir. Yaklaşık olarak 180
farklı ülkeden insanın yaşadığı bir şehir için bir sürecin ne kadar kısa olabileceğini tahmin etmek pek de zor sayılmaz. Ancak yine de Almanların neden disiplinleri ve mesafeli ilişkileri ile dünya çapında ün salmış olduklarını deneyimlemeniz kaçınılmaz bir gerçek. Her ne kadar, özellikle gündüzleri, Almanların ne kadar soğuk insanlar olduğunu düşünecek olursanız olur, inanın ki güneş battıktan sonra tanıştığınız herkes size kırk yıllık dostunuz gibi samimiyet gösterecektir. Almanya’da bürokrasi posta ağırlıklı ilerlemektedir. Herhangi bir devlet kurumuna yaptığınız başvuru ya da devlet kurumundan alacağınız bir hizmetin sonuçlarını yüksek olasılıkla posta ile öğreneceksiniz. Fakat bu konuda da endişelenmenize gerek yok çünkü Almanya’da, özellikle Berlin’de, çok uluslu yapı nedeni ile sadece Almanca değil; İngilizce, Türkçe, Arapça ve diğer dillerde devlet kurumlardan hizmet alabilmek mümkün. Berlin’de yaşam konusunda sizi zorlayacak bir diğer şey ise kesinlikle hava durumu… Berlin’de bir gün tshirt ile Parlamento binasının önünde resim çektirirken, ertesi gün kazağınız ile East Side Gallery’de fotoğraf çektirebilirsiniz…
Berlin’de yaşam konusunda pozitif noktalardan bahsetmek gerekirse; Tarih, sanat, keşfedilmek için bekleyen sokak ve müzeler, başarılı metro sisteminden kaynaklı ulaşım kolaylığı ve gece hayatının inanılmaz eğlenceli oluşu dışında, Berlin’de yaşam kalitesi Türkiye’ye kıyasla oldukça yüksek. Türkiye’de kişi başına düşen yıllık gelir yaklaşık olarak 11.000 $ iken Almanya’da bu rakam yaklaşık olarak 41.000 $ civarındadır. Üstelik Berlin’in, Hamburg ve Münih gibi diğer şehirlere nispeten daha ucuz bir şehir olması da yaşam kalitesini yükselten en önemli etmenlerden biridir. Berlin’de yaşam genel olarak özgür bir toplum içermektedir. Berlin’de her inanıştan, her ırktan, her cinsiyetten ve yönelimden insanlar özgürce yaşayabilmektedir. Ayrıca Berlin’de bulunduğunuz sürede diğer Avrupa ülkelerine özgürce seyahat edebilir ve Berlin’den gitmek istediğiniz her rotaya otobüs/tren/uçak biletlerini kolayca temin edebilirsiniz. Hazır özgürlüklerden bahsediyorken, Almanya’da eğitim hakkı kısıtlanmayan özgürlüklerden biridir. İngilizce programlar ücretli olsa bile, Almanca programlarda, tıp ve mühendislik de dahil, ücretsiz eğitim almak mümkündür. Almanya yüksek lisans öğrencilerine oturma izni vererek, onların çalışma izinlerini de edinmelerini sağlar ve öğrencilerin mezun olduktan sonra Almanya’da 18 ay daha ikamet etmelerine ve iş aramalarına olanak tanır. Ve son olarak, bilindiği üzere dünyada yurtdışı eğitim programlarına başvuran öğrencilerin en büyük problemi, konaklama sorunlarıdır. Berlin bu konuda da pek çok Avrupa ülkesinden öndedir ve Berlin’de pek çok dil okulunun dahi konaklama tesisleri bulunmaktadır.
Berlin Gezi
Özellikle 25-30 yaş arasındaki insanlara çekici gelmeye başlayan Berlin’de yaşam, diğer Avrupa şehirlerine kıyasla da daha “doyurucudur.” Mecaz olarak değil, kelimenin tam anlamıyla doyurucudur. Berlin’de Türk mutfağını, Hint mutfağını, Lübnan mutfağını, Akdeniz mutfağını, Uzak doğu mutfaklarını ve diğer dünya mutfaklarını bulabilmek çok kolay ve hiçbir zaman porsiyonlar sizi hayal kırıklığına uğratmıyor.
Peki ya Berlin’de yaşamak için ne yapmalıyız? Eğer siz de benim gibi Türk pasaportuna sahipseniz Schengen vizesi almak durumundasınız. Turistik vizeler size kısa süreli AB ülkelerinde kalabilme hakkı ve bu kısa süre içerisinde AB ülkeleri arasında seyahat özgürlüğü verirken, iş ve öğrenci vizeleri size uzun konaklama ve sigortalı çalışma hakları kazandıracaktır.
Ancak; bir Alman şirketinin sizi işe alması için, sizin özelliklerinize sahip birinin Almanya’da ve diğer Avrupa Birliği ülkelerinde bulunamadığını belgeleyip çalışma bakanlığına bildirmesi gerekiyor. Bunun yanı sıra, size ödeyeceği maaş, aynı pozisyonda çalışan bir Alman’ın aldığı maaştan daha düşük olamıyor. Böylece emeğinizin sömürülmesinin önüne geçilmiş oluyor. Fakat pek çok firmanın size , eğer ki Avrupa’da zor bulunan bir eleman olarak kendinizi yetiştirmemişseniz, “çalışma vizeni edinirsen işe alırız, biz uğraşamayız vizeyle” deme ihtimalleri de bir hayli yüksek.
Berlin’de yaşamak için size önerebileceğimiz diğer bir vize tipi ise öğrenci vizesi. Öğrenci vizeniz ile oturma izni ve çalışma izninizi alabilir ve bu izinlerle istediğiniz işe daha rahat ulaşabilirsiniz. Almanya’daki üniversiteler ile ilgili buraya tıklayarak daha detaylı bilgi edinebilirsiniz.
Eğer yabancı dilinizin Berlin’de üniversite okuyacak kadar iyi olmadığını düşünüyorsanız, yoğunlaştırılmış dil kursunun hemen akabinde, Almanya’dan çıkış yapmadan üniversite eğitiminizi Almanya’dan almak için, öğrenci vizesi veya öğrenci adayı vizesi formlarıyla başvuruda bulunabilirsiniz. Almanya’daki dil okulları ile ilgili buraya tıklayarak daha detaylı bilgi edinebilirsiniz.
Bu içerik size yeterli kadar yardımcı olamadıysa ve hala Berlin ile ilgili soru işaretleriniz varsa. Sizin için hazırladığımız detaylı Berlin gezi rehberine buradan ulaşabilirsiniz.